AABF: ”Kadınlara Eşit Bir Geleceğe Ulaşmalı!”/ Video
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu( AABF ) , 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı.
AABF’nin sadece 8 Mart’ta dolayısıyla değil, her zaman hayatın her alanında yani söylemde, yasalarda, ideolojilerde, dinlerde ve gündelik hayatın pratiğinde kadına yönelik tüm ayrımcı uygulamlara, kadınlara yönelik cinsel şiddete ve kıyımlara itiraz ettiğine vurgu yaplan açıklamada, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü‘nün kadını kuşatan tüm sorunlara karşı, kadınları için adalet ve eşitlik arayış günü olduğu belirtildi.
‘‘8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü; 100 yılı aşkın süredir, dünya çapında kadın hakları ve cinsiyet eşitliğine dikkat çekilmektedir. Tüm dünyada olduğu gibi, Almanya’da ve Türkiye’de kadınlar birçok yönden hâlâ dezavantajlı durumdadır‘‘ ifadelerin yer aldığı açıklamanın devamında şunlar kaydedildi:
https://www.youtube.com/watch?v=4C5bwkXLrno&t=10s
‘‘HAK VE HUKUK YOKSA KADIN ADALET VE EŞİTLİK ARAR
Alevi yol önderleri; “Erkek dişi sorulmaz muhabbetin dilinde, Hakk’ın yarattığı herşey yerli yerinde, Bizim nazarımızda kadın-erkek farkı yok Noksanlık, eksiklik senin görüşlerinde” ve “Kadın Dünyanın ta kendisidir” der.
Oysa ne muhabbetin dilinde, ne bu dünyanın kendisinde kadınlar halen eşit değildir. Bu dünyada kadınlar, haklarından yoksun, hukukun ayrımcılık üzerinden sistematik şekilde aleyhlerine işlediği ve bu yüzden de hak, hukuk, adalet ve eşitlik arıyışında kadınların sürekli varolduğu ve bedel ödediği acılı bir tarih sahnesi olmuştur.
Fakat ifade etmeliyiz ki, kadın mücadelesi yükseldikçe, gelişmiş bir çok ülkede kadın haklarında kısmı iyileşmeler de sağlanmıştır.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, 2021’de Covid-19 pandemisinin gölgesinde geçecek. Bir çok ülkede planlanan büyük mitingler yapılamayacak. Daha çok dijital kampanyalar ve etkinliklerle 8 Mart günü anlamına uygun şekilde; Covid-19 Dünyasında “Kadınlara Eşit Bir Geleceğe Ulaşmalı” sloganı ile öne çıkacaktır.
Elbette AABF olarak bu talebin yanı sıra, eşit işe eşit ücret, ücretsiz bakım ve ev işlerinin her iki cinsiyet arasında eşit dağıtılması ve kadınlara ve kızlara yönelik her türlü şiddetin, cinsel saldırların ve cinayetlerin sona erdirilmesi çağrısında bulunuyoruz.
8 Mart günü bir anma ve mücadele günü olarak, yüzyıllardır ezilen cins olmanın tüm yükünü omuzladıkları için, hak temeli mücadele alanlarında en çok kadınlar, ayrımcılığa karşı eşitlik, hukuksuzluğa karşı adalet aramaya devam etmektedir. Çünkü ortodoks dinlerin, sermayenin ve erkek egemen zihniyetin dünyasında kadınlar ötekileştirilmeye, şeytanlaştırılmaya, cins kırımına uğratılmaya devam ediyor. Toplumsal, sosyal, hukuksal, siyasal ve üretim ilişki alanlarında en çok kadınlar ayrımcılığa ve adaletsizliğe maruz kalmış ve kalmaktadır.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, tam da kadını kuşatan bunca sorunların kuşatmasına maruz kalmış kadınlar için, kadınlar için adalet ve eşitlik arayış günüdür. AABF olarak, sadece 8 Mart’ta özgü olarak değil, her gün hem söylemde, hem yasalarda, hem ideolojilerde, hem dinlerde hem de gündelik hayatın pratiğinde var olan tüm ayrımcılıklara, kadınlara yönelik cinsel şiddete ve kıyımlara itiraz ediyoruz.
Eşitsiz miras hakları, erken evlilik, kadına yönelik şiddet ve eşitsiz mülkiyet hakları, siyasette ve yönetim mekanizmlarında bu büyük bir sorun olarak varlığını sürdürüyor. Küresel olarak, kadınların yarısından fazlası son iki yılda sürekli bir yasal bir sorun yaşamış.
Bu nedenle, asırlardır süregelen toplumsal cinsiyet ayrımcılığı sorunlarının çözümünde, kadınların her alanda eşit temsilini sağlayacak adaletin, hukuk sisteminin ve en önemlisi zihniyet devrimin yaşanması zorunludur.
Bunları başarmak için elbette kadınların siyasete ve yönetmeye katılım kanalları açılmalıdır. Kadınları her alanda dezavantajlı bırakan erkek egemen zihniyet, erkeği güçlü, kadını güçsüz kılmak üzerine inşa ettiği düzenin, toplumsal cinsiyet eşitliği ve toplumsal barış lehine değiştirilmelidir. Asırlardır kadınlar üzerinde süregelen baskıcı, geleneksel erkek otorite, bugün yeni modern araç ve yöntemeleriyle ataerkil kültürünü sürdürmektedir.
AABF olarak örgütümüze çağrımız; her erkek canımızın, kadın ayrımcı, erkek egemen bir dil ya da tutum ve davranışlardan uzak durmasıdır.
AABF açısından kadın örgütlenmesi, eşitliğin, sevginin, bir arada ve Alevice eşitler arasında yaşamanın adıdır.
Kadın, Alevi toplumu kurumlarımın yönetiminde, Cem ritüellerin ve hizmetlerin tümünde tam eşitlik sağlanana kadar, mücadele edecektir. Bu Alevi kimliğimizi belirleyen en önemli bir özelliktir. Bu nedenle öncelikle örgütümüz içindeki cinsiyetçi bakış açısını ve dili değiştireceğiz.
Kadın-erkek ayrımsız ve cinsiyetlerden bağımsız bir arada yaşayacağız ve birliğimizi koruyarak örnek olmaya devam edeceğiz. Kadın örgütlülüğümüz üzerinden hem feodal hem de modern toplumlarla bir arada olmanın yarattığı eksiklik ya da bozulmaların Yolumuza göre düzenlenmesi yönünde önerileri ve yaptırımları hayata geçireceğiz.
Cinsiyetçi yönelimden kurtulup felsefemizin, inancımızın bize öğrettiği ilkeleri benimsemek, hatırlamak, ikrar almak toplumsal yapılanmamızı güçlendirecektir. Bu sadece kadınların değil erkeklerin de özgürlüğü ve aynı zamanda Yol’un düsturudur.
Yüzyıllardır cinsiyetçiliği reddeden bir öğretinin yaşama yeniden geçmesi için mücadele edeceğiz. Cinsiyetçi sorunlar kadınlarımızdan kaynaklanmamaktadır.
Bu eşitliğin yarattığı sinerjiyle toplumumuzun tüm kesimlerine yönelik çalışma ve projelerin hazırlaması, kurullarımızın oluşması bu yenilenme üzerinden tavandan tabana doğru yayılmalıdır.
Öte yandan yerel yönetimlerin göçmen kadın ve çocuk sorununa yönelik özel çalışma yürütülmelidir.
Avrupa toplumunda yaşam hakkı olarak kabul gören, özgürlük ve cinsel tercih temelinde yaklaşılan heteroseksizmin yarattığı ırkçı, dinci, ayrımcı, cinsiyetçi tutumların örgütlerimizde egemen olmasına izin vermeyeceğiz.
Örgütlerimizde insanı insan görmenin ötesine geçmeyeceğiz ve homofobik ve transfobik temelli ayrımcılığa karşı duracağız.
AABF, 8 Mart Emekçi Dünya Kadınlar Günü’nün kadınlar için hak, hukuk, adalet ve eşitlik arayış günü olduğu düşüncesiyle, “Kadın Dünyanın ta kendisidir” çağrımızı yeniliyoruz. Çünkü bu dünya ancak adalet eşitlik olursa, dünyada toplumsal barış ve toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanır.
ALMANYA ALEVİ BİRLİKLERİ FEDERASYONU
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler