Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

Alevilikde Niet (Oruç)

– Hydar Buga  –
Kadimden gelen Yol süregi içerisinde en önemli ritüellerden biridir, Niyet etmek yani Oruç tutmak, aç kalanın halinden anlamak nefsi köreltmek, içindeki yedi merhaleyi (çakra’yı,basamağı)aşarak özündeki Hakk ile buluşa bilmek.
Kutsal hilal olarak bilinen bereketli topraklar üzerinde adeta insanlığın hafızasını oluşturan Alevi kızılbaş Ana erk toplumu binlerce yıldır bu yas ve şükran gelenekini sürdürmektedirler.
Her ne kadar özünden uzaklaştırılmış, köklerinden kopartılmaya çalışılmış olsada
Binlerce yıldır Sürdürülen bu gelenek, inancsal ritüel, sonradan tarih sayfasına çıkmış olan semavi dinlerede ilham kaynağı olmuştur.
YOL’a verdikleri ikrar doğrultusunda her baskıya, zulme ve asimilasyon cabasına rağmen, düzenli olarak Matem, Xızır, Gaxan, Nevroz günlerinde Niyet edip özlerini Dar’a çekip toplumsal rızalık içerisinde yolun geregini yerine getirerek aklanıp paklanmışlardır.
Içinde yaşadığımız coğrafyadaki baskıcı islam toplulukların dini uygulamalarını,ritüellerini,Dinin onlara vadettiklerini görünce, Bir çok canımızın merak ettiği asıl sorularsa doğal olarak şunlar oluyor…
Cennet, cehennnem diye başka bir dünya yok ise, öldükten (Hakka yürüdüıten) sonra Huri, nuri veya gılman ile ödüllendirilmeyeceksek veya cehennem ateşinde tanrının işkence hanesinde cayır cayır yanmayacaksak, varlığın bir parçası isek, Her şey şu alemde, evrende ise, Günah ve sevap yerine iyilik ve kötülügü benimsemiş Alevi bir can niçin niyet ederki (oruç tutarlar) ?
Cennet arzusu veya cehennem korkusundan dolayımı ?
Huri, Gılman arzusundanmı ?
Kıldan ince kılıçtan keskin, Sırat köprüsünün korkusundanmı ?
Günahtan arınıp, Sevap kazanma arzusu içinmi ?
Olmayan öteki dünyada rahat etme sevdası içinmi ?
Cehennemde cayır cayır yanma veya cehennem zebani lerinin korkusundanmı ?
Sırf Bütün bunlardan dolayı, Alevi bir can Niyet (oruç tutuyor) ediyor olabilirmi. ?
Elbette hiç biri değil..
Sofilere sohpet gerek
Ahilere ahret herek
Mecnunlara leyla gerek
Bana seni gerek seni.demiyormu pir (yunus)
Cenneti parasız zahide veren,cehennem korkusunu gönlünden silen Alevi toplumu içerisinde olmayan bir cehennem korkusu veya cennet sevdası olabilirmi.
Dini sevgi olanın kıblesi Aşktır.
Peki Aleviler niçin Niyet eder öyleyse.
Çünkü Alevilikte insan ;Yaşam denilen süreç içerisinde önce insan ola bilmeyi ,insan kalabilmeyi ,ardından kainatdaki cümle varı özümsiyerk yola verdiği ikrar bağı ile Hal ve hareketlerini kendi akıl süzgecinden geçirerek, vicdan terazisiyle tartarak olgunlaşmayı,olgunlaşarak kemalete ermeyi,yani insan-i kamil olabilmeyi hedefler …
O bilirki asl olan kemalettir, buna varabilmek içinde öncelikle Nefs denilen illete hükmedebilmek, yani nefsini bilmekten benlikten kurtulmaktan geçer.
Çünki o bilirki “ben diyen biz olmaktan uzaktır ve bencillik nefsin insana kurduğu en büyük tuzaktır”
İşte toplumsal ahlak çerçevesinde Eline,Diline,Beline sahip çıkarak yaşam boyu bu üç kutsal mührü üzerinde taşıyarak
Dört kapı kırk makam aşamasından geçe bilmek,
İkrarına bağlı bir yaşamı sürdürebilmek, Hakka göçtükten sonrada, cümle canların Hakk Hanelerinde,Hakk ile anılıp Aşk ile yad edilebilmekten öte değildir.
Bundan dolayıdırki Her Alevi can yılda en az birkere Halk huzurunda, Hakk Meydanında bağlı olduğu ocağın pirinin darına durarak özünü yoklar, kendini aklar, yıktığını kaldırır, döktüğünü doldurur, dost gönüllerini hoş tutar.
Her hesabını bu ulu divanda görür, sorgusunu ve sualini başka bir diyara, dünyaya bırakmaz..
Niyet’in(oruçun) yegâne amacı
Nefsten arınıp, Olgun yani “kâmil”insan olabilmektir.
Erdemli ve Ahlaklı olabilmek.
Adaletli ve merhametli olabilmek.
Doğru ve Dürüst olabilmek.
Eşit ve paylaşımcı olabilmek.
Hak ve Hakkikatten yana olabilmek.
Sevgiyi özümsüyerek saygılı olabilmek.
Cümle varı hoşgörü içerisinde kucaklaya bilmektir.
Herşeydende önemlisi Vicdan Sahibi olabilmek vede Eline Diline Beline,Eşine İşine Aşina,Özüne sözüne ğözüne sahip çıkmaktan geçer.
Niyet ettiginizde Eliniz, Diliniz, Beliniz , Gözünüz, Ayağınız yani bir cümle azanız Niyet etmiyor ise,
Diliniz yalandan, riyadan, fitne fesattan uzaklaşmamış ise.
Eliniz size ait olmayanı almaktan geri durmuyorsa, başkasının hakkını gasp ve Talan ediyorsa.
Beliniz Na’mahrem içinde, Yola ve eşitine verdiği ikrara bağlı değil ise
Gözünüze, sözünüze, özünüze sahip değil iseniz, o günün yegâne kazanımı aç kalmaktan öte gitmez.
Unutmayınki Niyeti( orucu) unutkanlık içinde bilmeden aldığınız bir yudum su, ağzınıza attığınız sakız, yediğiniz bir lokma ekmek , veya almak zorunda olduğunuz ilaç bozmaz.
Niyeti /Oruçu ;
-Ahlaksızlık bozar…
-Onursuzluk bozar..
-Yalancılık bozar…
-Hırsızlık bozar…
-Hillekarlık bozar…
-Arsızlık bozar…
-Edepsizlik bozar…
-Başkasının hakkını gasp etmek bozar
-Bir cana kıymak Bozar
-Nefsine hakim olamamak bozar
Kısacası Niyeti Vicdansızlık bozar Vicdansızlık….vs.. vs..
Alevi bir can sadece Matemde, Gağanda veya Xızır da değil, bir yaşam boyunca O üç kutsal mührü (eline, diline, beline) üstünde, özünde taşıyarak, içinde yaşam sürdürdüğü bu evrenin bütün canlıların ortak yaşam alanı olarak görmesi, birlikte yaşadığı toplumun tüm fertleriyle müsahip olma zorunluluğu vardır.
Ancak böyle olunur ise Hak yemeden, Hak yedirmeden Alemde yaşayan her canlının hakkına ve hukukuna riayet ederek, Hiç kimseyi dilinden, ırkından, renginden veya cinsiyetinden dolayı ayırt etmeden barış ve Hoşgörü içerisinde yaşaya bilir insan.
Şayet bunlar yaşamda karşılık buluyorsa, bilinki O can Hak yolunun yolcusu olmuş, deryalara doğru yelken açmış olur…O deryaya yelken açan cana Aşk-ı niyazımız ola .
PirBela

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir