Çukurova Demokrasi Konferansı Start Verdi

Çukurova Demokrasi Konferansı İnşaat Mühendisleri Odasında yaptığı basın açıklaması ile çalışmalarına start verdi.
Bir çok kurum ve çağrıcının bir araya gelerek oluşturduğu Çukurova Demokrasi Konferansı farklı alanlarda çalışmaları yapmak üzere atölyeler oluşturacak
İMO’da yapılan basın açıklamasına imzacıların ve kurumların yanı sıra CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.
Basın açıklaması öncesi Demokrasi Konferansının hedef alanlarını anlatan bir sinevizyon gösterimi yapıldı.
Daha sonra imzacılar ve kurumlar okundu. Çukurova Demokrasi Konferansının amacını anlatan basın bildirisini çağrıcılardan Sema Peynirci okudu.
ÇUKUROVA DEMOKRASİ KONFERANSI’NA ÇAĞRI: EKMEK, ÖZGÜRLÜK, ADALET!
Peynirci; “Tarikat-mafya-sermaye-iktidar ilişkilerinin devleti tanımlar hale geldiği, gerici, faşizan bir rejimin adım adım örüldüğü, demokratik hak ve özgürlüklerin, laik kazanımların, barış içinde bir arada yaşama umudunun yok edilmek istendiği, halkın en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamayacak duruma geldiği, ülkenin taşının, toprağının, kuşunun, keçisinin yağmalandığı, toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve ayrımcılık, nefret gibi insanlık suçlarının işlendiği bir ülke manzarasıyla yüz yüzeyiz” dedi.
Çukurova Demokrasi Konferansı adına Sema Peynirci açıklamasına şu şekilde devam etti;
İktidar bloku, hızla yitirdiği halk desteğini yeniden kazanmak, şiddetlenen iç çatışmasını dengeleyebilmek için, şiddeti ve savaşı topluma dayatıyor, yetmiyor, sınır ötesine ihraç etmek istiyor. Bu karanlık manzaraya rağmen, konferans çağrımız bir temel gerçeklikten cesaret alıyor. Toplumun hemen her kesimi bütün bu tehdit ve baskılara rağmen susturulamıyor, ülkenin her yanından itirazlar yükseliyor. Ancak, bu itirazlar çok parçalı, hak taleplerinde bulunanlar birbirlerinin taleplerini göremiyor, seslerini birleştiremiyor. Oysa yalnız siyasi hak ve özgürlükleri değil, emek haklarını, ekonomik adaleti ve barışı da kapsamayan bir demokrasiden söz edilemez.
İstanbul’da 24 Haziranda 200 bileşenle ve 400 kişinin fiili katılımıyla ekmek – özgürlük – adalet başlığıyla yapılan demokrasi konferansı, demokrasi krizi yaşanan 21 alanda en geniş mücadele dinamiklerinin katılımıyla ortaya ülkeyi yeniden inşa perspektifiyle bir demokrasi programı önerisi çıkardı.
Örgütleri ve kurumları yan yana getirmeyi değil, mücadele alanlarını temel alan bir hazırlık sürecinin etkili ve birleştirici olduğu görüldü. Birlikte düşünme, üretme ve yol alma kültürünün boyutlanması da kazanımlar arasındaydı.
İstanbul Konferansı’nın verdiği ilham ve alınan olumlu sonuçlar, demokrasi konferanslarının bölgenin temel sorun ve ihtiyaçlarını karşılayacak bir perspektifle bölgelerde de yapılması düşüncesini güçlendirdi. Böylece, bölgelerin öznel potansiyelleri harekete geçirilebilecek, yerel sorunlar ve çözümleri de gündem olabilecek, bölgesel dinamiklerin zenginleştirici katkıları konferansın bütün bileşenlerine taşınabilecekti.

Ülkenin her yerinde olduğu gibi, bölgemizde de hak talebinde bulunan bütün grupların talepleri arasında bağlantı kurarak bunları günümüzü ve geleceğimizi kapsayan, ortak çabamızla geliştireceğimiz bir demokrasi çerçevesine oturtmak amacıyla bir “Çukurova Demokrasi Konferansı”nın toplanmasına ihtiyaç var.
Konferans; demokrasi ve hak talepleri bulunan bütün örgüt ve kişilerin siyasal ideolojileri, dünya görüşleri ne olursa olsun, aramızda bir hiyerarşi kurmadan katılımına açık olacak.
Yatay, farklılıkları, çeşitlilikleri bir güç olarak gören, hak mücadelesi veren en geniş kesimleri bir araya getirmeye ve mücadelelerini ortaklaştırmaya gayret eden bir hazırlık süreci ülkenin her yanında örülebilirse elbirliğiyle yeni bir umut odağı yaratabiliriz.

Toplumsal muhalefetin bastırılmaya çalışıldığı bir dönemde Çukurova’da bir demokrasi konferansının toplanması; demokrasi mücadelesinde yeni bir aşama oluşturacak, ezilenlerin sesinin duyulmasına yol açacak.
Demokrasi Konferansı, güçsüzlerin gücünün ortaya çıktığı bir forum olacak. İş, ekmek özgürlük ve adalet taleplerinin ortaklaşmasını sağlayacak.
Bölgemizde demokrasi mücadelesi veren örgütler ve kişiler arasında iletişim kuracak, bu iletişimin, kurumsallaşmasına olanak sağlayacak.
Demokrasiden yana olan siyasal partilerle sivil toplum arasındaki diyaloğu güçlendirecek, mevcut ittifakların dışında yerel ve katılımcı demokrasiyi, laikliği, barışı, toplumsal cinsiyet eşitliğini, iklim yıkımına karşı mücadeleyi kapsayan yeni bir seçenek oluşturmanın önünü açacak.
Yıllardır verdiğimiz mücadelenin birikimi ve umutla, hayata müdahil olma isteğiyle yola çıkıyoruz. Demokrasi arayışında olan, beraberliğe ve dayanışmaya ihtiyaç duyan bütün kurum ve kişileri aramıza katılmaya çağırıyoruz. Gelin; demokrasinin inşası yolunda mücadele etmenin, birlikte üretmenin, birlikte yürümenin onurunu hep birlikte yaşayalım.
Saygılarımızla, dostluk ve dayanışma dileklerimizle.
ÇAĞRICILAR:


Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler