ÖRÜMCEK AĞI
– Binali İpek –
Alevilerin yetişmiş insan kaynağı uygulanan sinsi derin politikalar sonucunda çeşitli yöntemlerle minimum seviyelere indirildi.
Alevilerin tarihsel inançsal efsanelerini, inanışlarını, inanç ritullerine kaynaklık eden ziyaretgahları bulunan topraklarda barınmaları güç hatta neredeyse imkansız hale getirildi.
YOL değerlerinin yaşam alanı adeta sıfırlandı.
Tarihsel anlatımlarına, başka hikayeler eklemlenerek bulanıklık yaratıldı.
Gelişmelerden, modernleşmeden
Çağımızdaki imkan ve olanaklardan yoksuluk yoluyla uzak tutuldu
Alevilerin, aklını kullanmasını beklemek, iradeleri ile akıl fikir birliğine varmaları elbette zor olsada, başkaca bir yolu yoktur.
Aleviler aklını öncelikle
kendileri için kullanmalıdır.
Bazı Canlar belki bu şekilde bir analize katılmakta belkide zorlanacaklardır.
Resmi tarih tezleri, ders müfredatları resmi milli ve İslami eğitim olarak sunuldu.
Alevi çocukları rejimin süzgeçinten geçirilmiş, sisteme entegre yetiştirillenler arasında, kendi kimliği ile özdeş, kültürel tarihsel olarak kimliğinin farkında kaç insan ne ölçüde, kendi değerlerini farkında bilinçli kurtulabilmiştir..??
Asimilasyonun süreklisi en kapsamlısı bu değilmidir..??
Siyasal dalgalanmalar içersinde kurban, hedef seçilen, öncelikli topluluklar arasında, Aleviler olarak, olduğumuz gerçeğimizdir.
Tüm olanlar günümüzde daha kapsamlı şekilde sürmektedir.
GEZİ parkı olayları, direnişi denilen olaylar içerisinde, katledilen tüm gençlerin Alevi olmaları, seçilerek bunun yapıldığına ait bir gösterge olabilirmi.?
Bence öyledir.
12 Eylül Faşist darbesi yapıldığı yıllarda, şahitlik ettiğim bir anektot
Evimiz sağcı olan, göçmen ve yerli insanların yoğunlukla yaşadığı bölge idi evlere sık baskınlar aramalar yapılıyordu.
Arama yada baskın olmadan, en az 2 saat önce mahallede sağcı gençler sokakta uyarılar yapıyor, baskın ve arama yapılacağını bildiriyorlardı.
Askerler nazik, uyumlu ve sempatik davranışları ile öyleyse bir kontrol ile evlerden çıkıyordu.
Bu bizim evimizde yapılan aramalarda da böyleydi.
Çünkü biz arada kaynamış adeta kamufle olmuştuk.
O günlerde teknoloji daha zayıftı.
Fişlemeler daha dijital ortamda denetlenmiyordu.
Tanıdığımız memleketten köylülerimiz daha yoğunluklu Alevilerin yaşadığı bir semte kalıyordu.
Alevilerin yoğun yaşadığı mahallelerde gece ani baskınlar tutuklamalar, kapı pencere kırmalar darp, şiddet olayları, had safhada olduğu söyleniyordu.
Alevilerin Ülkede yoğun yaşadığı her yerde bu tarz davranışları yaşamak görmek duymak, işitmek tesadüf olabilir mi.??
Demografîya üzerine oyunlara ne demeli.?
Köy, mezra, bölge ve hatta şehir isimlerinin değiştirmek suretiyle,yapılanlar ve yine il ilçe nahiye bucak gibi devletin öncelikli kalkındırma planları içinde yerleşim yerlerinin, Alevilerin en az yaşadığı yada hiç olmadığı yerlerin ilçe, şehir nahiye yapılarak, demografik değişim yoksuluk dayatması olmadımı..??.
Asıl göçlerin bir şekilde öteki görülenler üzerinde bir politika olduğu, bundan Alevilerin ciddi etkilendiği gerçeği yokmudur..??
Elbette vardır.!
Devlet teki egemen akıl, Alevi kimliğini red ve inkara dayalı politikalarını ısrarla sürdürdü.
Bunun için yasal yada kendi yasalarını hiçe sayarak her kuralsızlık yapılmadımı.?
Muğla dan Malatya ya Erzincan dan Maraş a, Çorum, dan Dersim, e İstanbul, a bir çok olay, katliam provokasyonlara zemin yaratıldı. Politik argümanlar üretildi buna dayalı sistematik olarak olaylar meydana gelmedimi.?
Kentlerde oluşturulan mahalle baskısı, zorbaca dayatmalar, zorunlu din eğitimi, devlet adına fetva verenler, köylerimize mahallelerimize Camii yapımları neden olmuştur..??
Elbette bu sinsi açık înkara dayalı politikaların devamlılık gösteren halidir.
12 Eylül Faşizminin yaratığı ağır tahribatın en çok etkilediği derin planlarına malzeme yaptığı kesimlerin içinde yine Aleviler yokmuydu .??
Tabiki vardı her şey ayan beyan ortadadır.
Ülkede egemenlerin çözüm değil sorunlar ve sıkıntılardan beslendiğini yakın 40 yıllık tarih bize açık şekilde göstermektedir.
Devletin hatta devletlerin derin akıllarının ilgi alanına giren Alevilerin sorun haline getirilmesi, tarihsel olarak arka planda geçmiş yaşanmışlıklara rağmen bu konuda hâlâ çok rahat çözümler üretilebilir.
Alevilerin devletten en önemli isteği kendilerine müdahaleden vazgeçmesidir.
Alevilerin tarifini Alevilik tarifini yapmak başlı başına faşizminin kendisidir.!
Aleviler barışçıl bir toplumdur.
Hiç kimseyi öteki görmeyen 72 milleti bir ve eşit gören aynı eşitlikçi anlayışı ile kendini tarif etmektedir
Demokratîk laîk, eşitlikçi, Sosyal adalete dayalı, hukuk devleti Alevilerin talebi mücadelesidir.
*Devlet din ve İnançlara kültürel değerlere saygılı aynı uzaklıkta olmalıdır.
*Devlet din finansmanı yapamaz, bu nedenle DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI lağvedilmelidir.!
Hîç bir dinsel inançsal yapıya cemaat tarikat örgütlenmelerine ekonomik destek sağlanamaz.
*Eğitim sistemi bilimsel çağcıl günümüz insan ihtiyacı üzerine şekillenmeli, zorunlu, zorunsuz, din dersleri resmi devlet okullarından kaldırılmalıdır.! ,
İmam hatip gibi vb. dinsel içerikli eğitim okulları, devletin desteği ile yürütülemez.!!
Bu hak inanç sahiplerinin maddi imkanlarına, olanaklarına bırakılmalıdır.
*Alevilere ait devlet tarafından el konulan Dergah vb. varlıklar sahiplerine iade edilmelidir.
*Hiç kimsenin Aleviler adına maaşa bağlanmasını kabul edilemez.!
*Alevilere ait inançsal merkezlere hiç bir kamu kurumunun belediye vs. desteği kabul edilemez.!.
Kabul eden yerler CEM Evi değildir. Kamu binası birileri için rant yeridir.!!
*DEVLET yurttaşları arasında pozitif, negatif ayrımcılığı yapamaz dolayısıyla hiçbir dinsel inançsal kimlikle anılamaz [Islam devleti, Alevi devleti vb. gibi]
*Devlet dinsel içerikli TV, RADYO vb. alanlarda yayınlar yapmamalı, yapamaz.!
*Devlet kim nasıl ve neye inanıyor ise inansın, yurttaşları arasında eşitlikçi, barışçıl, dengeli kaide kural ve hukukla hareket etmek zorundadır.!
*Kıyafet belirlemeleri yapamaz.!
Derin Devlet projeleri kapsamında özellikle son 35 yıldır [CEM EVİ] örgütlenmesi içinde geliştirmiş devlet desteği, Amir, memurluğuna aday, potansiyeli yeterli görmüş olacakki, Devlet in bizzat iktidarın iki ortağı olarak bilinen AKP, MHP/ DERİN Koalîsyonu gelinen aşamada Başkanlık sistemi içerisinde emir komutaya bağlı Aleviler için plan açıklanmıştır.!
Kültür bakanlığı içinde oluşturmak istenen yapı ve maaşla, Alevilik yaptıracak kişiler, aldıkları maaşla sistem beslemesi sadakati ile Aleviliği resmi sıfatları ile temsil edecek, devletin masraflarını üstlendiği[ CEM EVİ] lerinde Alevilere, Aleviliğe bir gelecek yoktur.!
Burası mevcut sistemin bekası için yan yapılanmalar olarak Aleviliği tüketecektir.
Örgütlenmeler adına Soylunun koridorunda gezenlerin, hesaplarını kadro kapmak, olanaklardan faydalanmak adına yapanların yüreğinde Alevilik yoktur..!
Aşk ile gerçeklere yürüyenlere..
Aşk ile YOL için mücadele eden cümle Canlara..
19.10. 2022
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler