10 Ekim Katliamı Davası Avukat Komisyonu: ”19 Mart günü Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesindeyiz!”
10 Ekim Katliamı Davası Avukat Komisyonu, 19 Mart 2021 Cuma günü saat 10.00’da, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemes’inde görülecek, Ankara Gar Katliamı davasının katlım çağrısı yaptılar.
‘‘Basına ve Kamuoyuna‘‘ başlığıyla yapılan yazılı açıklmada, ‘‘19 Mart günü saat 10.00’da yine, daha da büyük bir kalabalıkla Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesinde olacağız. Sizi de gerçeklerin açığa çıkmasına katkı sunmaya, duruşmalara katılmaya davet ediyoruz.‘‘ ifadelerini yer aldığı açıklamada, şunlar kaydedildi:
‘‘10 Ekim Ankara Katliamına ilişkin firari sanıklar yönünden süren davada mahkeme heyetinin tamamının ve duruşma savcısının değişmesini, bu yargılamayı kapatma hamlesi olarak
gördüğümüzü açıklamıştık. Kaygımızı paylaşırken herkesi bu davaya müdahil olmaya çağırmıştık. Geçtiğimiz hafta gerçekleşemeyen 10 Mart tarihli duruşmada kaygılanmakta ne kadar haklı olduğumuzu ne yazık ki hep birlikte gördük. 10 Mart 2021 tarihli, gerçekleşemeyen duruşmaya ilişkin hatırlatmada bulunmak gerekirse; firari sanıklardan Muhammed Zana Alkan’ın dini nikahlı eşi tanık Büşra Şahin’in dinlendiği sırada sanık Erman Ekici müdafii Av. Heyyam Fidan tarafından tanığa çok defa ‘sorulan sorulara
cevap vermeyin’ şeklinde müdahalede bulunulmasına karşın mahkeme heyeti tarafından Av. Fidan’a yönelik hiçbir uyarıda bulunulmadı. Sanık avukatının tanığı susturmaya yönelik
müdahalesine karşı katılanlar yaşanan bu duruma “adalet istiyoruz” diyerek tepki gösterdi. Katılanların haklı olarak yükselttiği “adalet istiyoruz” haykırışını “duruşma düzeninin bozulması” olarak değerlendiren mahkeme başkanı, duruşma olağan şekliyle sürebilecekken katılanın salondan çıkmasını şart koşarak heyetle duruşma salonunu terk etti. Yarım saatten uzun süre sonra duruşma salonuna dönen heyet, “adalet istiyoruz” talebinde bulunan katılanın salondan çıkmamış olmasını bahane ederek ve katılan vekilleri olarak bizler ile milletvekillerinin, katılan temsilcilerinin alınan karara itirazlarını görmezden gelerek duruşmayı
19.03.2021 tarihine erteledi. Mahkeme başkanı salonu terk ederken son sözü olarak da “bundan sonra böyle şeyler olursa yine aynısını yaparım” cümlesiyle bu tutumunda ısrarcı olacağını vurguladı.
Yüzlerce katılanı ve onlarca avukatı olan bu davada, Kasım 2016’dan bu yana yaklaşık 5 yıldır duruşma yapıyoruz. Türkiye tarihinin en büyük katliamının davası olması nedeniyle zaman zaman gergin anların yaşandığı salonda bugüne kadar hiçbir duruşma bu şekilde
ertelenmemişti. Zira, salonda bulunan katılanlar duruşma düzenini sağlamak için hiçbir zaman mahkemenin müdahalesine ihtiyaç duymamıştır. Bütün acısına karşın metanetini korumaya
gayret gösteren müvekkillerimizin adalet talebinin duruşma düzenini bozmak olarak nitelendirilmesi kabul edilebilir değildir. Duruşmanın yapılması için hiçbir engel bulunmamasına karşın yargılamanın sağlıklı bir şekilde sürmesine engel olan bizzat mahkeme heyetinin kendisi olmuştur.
10 Ekim Ankara Katliamı Davası Avukat Komisyonu olarak, katliamın gerçek sorumlularının ortaya çıkarılması için bugüne kadar verdiğimiz mücadelede, dosyada gizlenmeye çalışılan
gerçeklerin ve gerçek sorumluların ortaya çıkarılması için gösterdiğimiz çabanın bazı kesimlere fazlasıyla rahatsızlık verdiğinin ve dosyanın bir an önce kapatılmaya çalışıldığının farkındayız. Ancak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hiçbir gücün gerçekleri ortaya çıkarma inadımızı kıramayacağının, hiçbir engel tanımadan adalet için verdiğimiz mücadeleyi sürdüreceğimizin herkes tarafından iyi bilinmesini isteriz.
Unutulmamalıdır ki 10 Ekim Ankara Katliamı davasının duruşma salonunda dışarı çıkarılabilecek bir “seyirci” yoktur; o salonda bulunan her bir insan bu davanın gerçek sahipleridir. Bugüne kadar bu katliama ilişkin gerçeklerin aydınlatılmasına karşı önümüze
konan engelleri müdahil ailelerin dirayeti ve kamuoyunun büyük desteğiyle nasıl aştıysak, mahkemenin son duruşmada gösterdiği hukuk dışı tavra da biat etmeyecek, adalet arayışımızı ve bu davanın takipçisi olmayı sonuna kadar sürdüreceğiz. ‘İlk günkü öfkemiz ve inadımızla buradayız’ dedik, sözümüzün arkasındayız.‘‘
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler
