Gezi Davası’nın duruşması devam ediyor
Gezi Parkı eylemlerinin yargılaması, mahkemenin verdiği beraat kararının ardından, Osman Kavala’nın davasıyla birleştirilerek devam etme kararı aldı.
Taksim Dayanışması, yeniden görülmeye başlanacak olan Gezi Davası öncesi Çağlayan Adliyesi önünde açıklama yaptı.
“Ülkemizin toplum, kent ve demokrasi tarihinin en parlak ve onurlu sayfalarından biri olan Gezi Direnişi, hukuka ve gerçeğe aykırı iddialarla, bir kez daha yargılanmak isteniyor. Daha önce iki kez verilen yargı kararlarıyla, Anayasal bir zeminde gerçekleştiği tescil edilen Gezi Direnişi, mesnetsiz ithamlarla üçüncü kez karalanmak isteniyor. Toplumsal muhalefetin en temel hak ve talepleri suç unsuru gibi gösterilmek, barışçıl direnişin tarihsel ve meşru gerçekliği ısrarla çarpıtılmak isteniyor. Sonunu bildiğimiz bir film, aynı kurgu iddiaları, figüran tanıklarıyla yeniden çekiliyor.” denilen açıklamada yargılamaya dair şu ifadeler kullanıldı:
“Kendi yurttaşlarını öldüren, sakat bırakan, yaralayan akıl almaz polis şiddetinin emrini verenler, bu şiddeti uygulayanları koruyup kollayanlar, demokratik talepleri bastırmak ve barışçıl bir direnişe omuz verenlerin düşman yaratmak için devletin adalet mekanizmasını kullananlar yargılanmaktadır” denildi.
Gezi Davası’nı TİP İstanbul Milletvekilleri Ahmet Şık, Erkan Baş, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, Gökan Zeybek, HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu ve çeşitli ülkelerden diplomatlar da takip ediyor.
Mahkeme heyeti, salonun dolu olmasından dolayı salgın koşullarına uyulmadığını belirterek, salonun boşaltılmadığı takdirde mahkemeye ara vereceğini söyledi. Salonda izleyici olanların çıkması isteniyor.
Mahkeme başkanı, sadece sanık yakınlarının önceliğinin olduğunu belirterek, salgın koşullarına uygun şekilde düzen oluşturmak için 10 dakika ara verdi. Mahkeme başkanı, “Ben bu duruşmayı huzurlu bir şekilde ilerletmek istiyorum” dedi.
Salonun boşaltılmasının ardından, mahkeme başladı. Mahkeme başkanı ilk önce tutuksuz sanıkları ardından tutuklu sanık Osman Kavala ve avukatlarını dinleyeceğini söyledi.
Mahkeme başladığında dışarıda olan tutuksuz yargılanan Mücella Yapıcı, mahkeme salonundaki kalabalıktan , ”Müsaade edin ben bir yargılanayım arkadaşlar’‘ diyerek geçti.
Mahkeme Başkanı, Yapıcı’ya “Bozma ilanına karşı ne diyeceksiniz?” diye sordu. Yapıcı, “Bu ilanı reddediyorum. Beraatimi talep ediyorum. Ben bu davadan daha önce beraat ettim. Bu kararın derhal iptal edilmesini istiyorum.” yanıtını verdi.
Tutuksuz yargılanan bir diğer isim Can Atalay ise, “Hukukumuzda bildiğiniz üzere bozma kararı kesindir. Şunu ihmal ederek konuşmaya başlayamayız: Bozma sonrası serbestlik uyarınca bu davada beraat kararı verilmesi gerekiyor. Bu nedenle beraat kararı vermelisiniz.” dedi.
Atalay şöyle devam etti:
“Biz gölgeden kalıp, bize beraat verin demiyoruz. Bizim müdafilerimiz, istinafa giden kararın bozulması gerekmektedir dediler. Şahane bir gerekçeyle gittiler, ders niteliğindeydi. Korkudan tir tir titreyerek beraat verin demiyoruz. Böyle yargılama olmaz.
Bizim yargılamamızı Yargıtay 9’uncu Ceza Dairesi başlattı. O FETÖ’cü çeteler başlattı. Yaşananların hukukla alakası yok. Biz buna boyun eğmeyiz.
15 Temmuz dosyası, cumhuriyet tarihinin en onurlu direnişiyle birleştirilmesi en çok zorumuza giden şeydir. Savcı beyde avukatlarda ve sizde cüppe var. Mezun olduğumuz gün yemin ediyoruz. Ben ruhsatımı alırken titriyordum. Benim için bu kadar ağır bir şeydi avukat olmak. Bu haksızlığı savcılarımızın itiraz etmesi gerektiğini düşünüyorum.
Gezi’nin bakiyesi neyse biz onu onurla taşırız. Bu ülkenin insanların haklarının koruyabildiğinin örneğidir. Gezi, 12 Eylül cuntasına karşı olunduğunun tabelasıdır adeta. Ben Gezi’yi onurumla taşırım.
Gezi direnişi, bu ülkenin kendi kaderine sahip çıkma hakkıdır. Eşitlik ve özgürlük umududur. İddianame, FETÖ’cülerle suç ortaklığıdır. Gezi’yi savunmaya devam edeceğiz.”
Bir diğer tutuksuz sanık Tayfun Kahraman, “Beraat kararında ısrarcı olmanızı istiyoruz. Can Bey’in de ifade ettiği gibi birleştirme kararına da uymamanızı bekliyoruz” dedi.
Mahkeme başkanı, tutuklu sanık Osman Kavala’ya bozma kararı hakkındaki beyanlarını sordu.
Osman Kavala, “Bozma kararında ne ben ne de diğer suçlananların bir delil olmadığını düşünüyorum. Bu bozma kararırının gerekçesi birleştirme kararının önünü açmaktır. Bu siyasi alanda elverişli bir yöntem. Birbirlerini tanımayan insanların gizlice örgüt kurduğunu iddia etmiştir. Mahkeme de hiçbir delile dayanmadan, gizli bir yapılanma içinde olduğumuz iddia edildi. Bu iddianame FETÖ üyeleri tarafından hazırlanmıştır. Somut bir delile dayandırılmadan hazırlandı. Algı yaratmak için hazırlanmış fakat mahkemelerin beraat kararı vererek izin vermediği bir senaryonun devamıdır” dedi.
Sanık avukatları birleştirme kararı hakkındaki beyanlarını veriyor.
Çiğdem Mater’in avukatı Hürrem Sönmez: Müvekkilim zaten çekmediği bir filmle ilgili olarak savcının hayalinde yarattığı bir filmden dolayı hükümeti devirmeye teşebbüsten yargılandı ve beraat etti.
Duruşma verilen 20 dakikalık aranın ardından tekrardan başladı. Yurt dışında olan sanıkların avukatları birleştirme kararına dair beyanlarını açıklıyor.
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler