Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

Demirtaş’tan Peker ve Soylu vurgusu: ‘Bizi tutuklayıp Türkiye bunlara emanet edildi’

Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında tahliye kararı verilen ve tutuksuz yargılandığı ana davası Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı.

Sincan Cezaevi Kampüsü’nde görülen duruşmaya Demirtaş, başka davalardan tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) katıldı. Demirtaş, “Bugün mafya liderleri çıkmış, devleti esir almış. Bu adam şimdi sistemin, rejimin tüm pisliklerini ortaya dökerken biz tutukluyuz, Süleyman Soylu İçişleri Bakanı, mafya posta koyuyor” dedi.

Mahkeme, Demirtaş’ın Ankara 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı ana davası Kobani Davasıyla birleştirilmesine karar verdi.

Mütalaaya katılmadığını belirten Demirtaş, “Dosyanın 19. Ağır Ceza Mahkemesi’yle birleştirilerek sürdürülmesi gerektiği kanaatindeyim. Avukatlarımızın tüm duruşma tutanaklarını incelemesiyle birlikte bir gerçek ortaya çıktı. Şu anda 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılamamızı sağlayan savcı öncesinde bizim duruşma savcısıymış. Anayasa Mahkemesi (AYM) ve AİHM kararıyla birlikte ele alındığında heyetinizin de savcıyla birlikte siyasi kumpasın açıkça içinde olduğunu gösteren bir delil olduğu çıktı. Duruşmanızda savcı olarak devam eden Ahmet bey, bizim yargılamamız esasında yargılamaya dahil olarak savunmalarımızı dinleyerek, duruşmanın parçası olmuşken, aynı tarihlerde başka dosyada savcı olarak benim hakkımda soruşturma yürütmüş” dedi.

Mahkeme heyetinin savcıya “Soruşturma ihlali yapıyorsun” demeden müzakereye cevap verdiğine dikkat çeken Demirtaş, “Demek ki heyetin benimle ilgili kurulan ikinci kumpas davasından haberdardı. Ortaya çıktı. Savcı Ahmet Altun ikinci soruşturmada benimle ilgili yeni bir soruşturma yapıyormuş gibi yapmış ama o soruşturma dosyasında ben zaten şüpheliydim ve iddianameye dönüştü ve ben huzurunuza geldim. Yani aynı soruşturma dosyası üzerinden benimle ilgili yeni bir soruşturmanın yürütülmesine siz izin verdiniz, evrak gönderdiniz” diye belirtti.

Evrakın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istendiğini dile getiren mahkeme başkanı ise, “Savunma istenmiş biz de gönderdik. Kiminle ilgili olduğunu da bilmiyoruz zaten. Duruşma savcılarını biz ayarlamıyoruz” dedi.

Evrak isteyen savcının duruşma savcısı olduğunun 19. Ağır Ceza Mahkemesi heyetinin de bildiğini kaydeden Selahattin Demirtaş, şöyle dedi:

“Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı değil, savcı Ahmet Altun istedi. Müzakere size bu imzayla gelmiş, siz de ona göndermişsiniz. Siz deneyimlisiniz. Soruşturma ve duruşma savcılarının ayrı olduğunu bilmeyecek kadar deneyimsiz değilsiniz. Çok iyi biliyorsunuz. İddia olmaktan çıkmış bir şey var, o da AİHM Büyük Daire kararı. AİHM kararını dosyaya aldınız ama karardan 3 ay sonra aldınız. Oysa kararın açıklandığı gün dosyaya koyması gereken heyet sizdiniz. İfade özgürlüğü, seçme seçilme hakkı ihlal edilmiş, tutukluluk kararı haksız verilmiş, 18. madde ihlali yapılmış. Yani siyasi saiklerle hareket edilmiş. AİHM kararı Erdoğan’ı, Bahçeli’yi, Soylu’yu bağlamaz doğrudur ama sizi bağlar. Yargısal bir karar var. Ama yargının vereceği kararların her türlüsü yürütmeyi bağlar.”

AİHM kararını hatırlatan Demirtaş, “Her şeyi eski hale getireceksiniz diyor bu karar. Bu nedenle yargılamayı durduracaksınız. ‘Siyaset yapma hakkını elinden aldınız. Hiçbir konuşmasının siyaset yapma hakkını engellemeyecek hale getireceksiniz’ diyor karar. ‘Bu karar bizi bağlamaz’ diyemezsiniz. Eğer bağlıyorsa da birleştirme kararını vermeden önce AİHM kararının tüm gereklerini yerine getirmek sizin boynunuzun borcudur. Bu celse AİHM kararında belirtilen ihlallere dayanarak, beraatıma karar vermektir. Bugün bunu uygulayacak bir yargı yok, bugün gün Süleyman Soyluların devri. Onların borusu ötüyor. Görünen o. Soylu’yla ilgili bir şeyler söyleniyor. Ankara Adliyesi’nden tık yok. Ama aynı Süleyman Soylu’nun emniyet müdürlüğü tarafından dinlenen gizli tanıkların beyanlarına dayanarak, benim de içinde bulunduğum HDP’li siyasetçiler yargılanabiliyor” ifadelerini kullandı.

Mahkeme heyetine, “Beş yıldır sizi görüyorum. Hukuki yönünüz kötüydü ama insani yönünüzü gördüm” diyen Demirtaş, şöyle devam etti:

“Kişi olarak beni, ailemi, partimi mağdur ettiniz. Yasama organının bir üyesiydim. Dokunulmazlığımız varken evimizden kaçırıldık. Geldiğimiz noktayı gördünüz. Türkiye’yi bizi tutuklayarak bunlara emanet ettiniz. Bugün mafya liderleri çıkmış, devleti esir almış. Mahkemelerinizin kararlarının etkisi de vardır bunda. ‘Ülkeyi batırdınız kardeşim, hala yargıya baskı uyguluyorsunuz’ demelisiniz. Ama siz şimdi bunu 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ne devredeceksiniz. Adam mafya lideri olduğunu itiraf ediyor. Bana kumpas kuran İçişleri Bakanı çıktığı programda, ‘Bu adam tecavüzcüydü, Bylock yazışmaları vardı, köfteciye çöktü, rezil pespaye bir mafyaydı’ diyor. Kimse de ‘Sen bu adama koruma verdin, miting yapmasına izin verdin, pasaport verdin’ demiyor” diye belirtti.

Devlet bağlantılı çete yöneticisi Sedat Peker’in açıklamalarına ilişkin konuşmasını sürdüren Selahattin Demirtaş, şunları söyledi:

“Bu adam şimdi sistemin, rejimin tüm pisliklerini ortaya dökerken biz tutukluyuz, Süleyman Soylu İçişleri Bakanı, mafya posta koyuyor. Ama aynı Soylu iki tanığın beyanına dayanarak, televizyon televizyon gezip bizi suçladı, ‘terörist’ dedi. Ey Soylu iki itirafçının hakkımızda verdiği beyanlar, bizim ‘terörist’ olmamıza yetiyorsa, senin koruduğun, miting yapmasına izin verdiğin kişi, çıkıp ifşada bulununca boş işler mi oluyor. Yapmayın, etmeyin. Bunlar hukuk önünde hesap verene kadar direneceğim. Bu ülkeyi ele geçirenler bizi içeri atıp, milyar dolarlar götürürken bize zulüm ettiniz.”

Sedat Peker’in açıklamalarına rağmen Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma açamadığına vurgu yapan Demirtaş, “Savcı harekete geçmiyor. Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerinin evlerine sabah baskın yapıldı ama suç örgütü lideriyle iş birliği yapılıyor.  Rezaleti, kokuşmuşluğu izliyoruz. Bunları 5 yıldır haksız, hukuksuz tutulduğum yerde izliyorum. Milyar dolarları çalındı bu ülkenin. Adam AKP Genel Merkezi’nde çalışan danışman arabada kokain çekip paylaşıyor, bu noktaya geldik. Çok büyük paralar dönüyor. Toplumun geri kalanı umutsuz, mutsuz” dedi.

İki talebinin olduğunu belirten Demirtaş, şöyle sıraladı:

“AİHM kararı doğrultusunda beraat kararını verin. Mahkemenizin dosyasında gelinen aşama itibariyle savunmalarımı tamamlamak üzereyim, dosya mütalaaya çıkacak. 22. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki iddialarla ilgili kısım uzun değil, oradan isteyin, tefrik etsinler beni, bununla bileştirin, savunmamı yapayım, birkaç ay içinde karara çıkar. Ama 22. Ağır Ceza Mahkemesi birkaç yıl sürer.”

Mahkeme heyetinin kendilerine zulüm ettiğini dile getiren Demirtaş, “Hukukçusunuz, hakimsiniz bu nedenle size hakkımı helal etmiyorum. Bunun peşini de bırakmayacağım” dedi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir