Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

FRANSIZLAR, YANDAN ÇARKLI SENDİKALARI, BİRAZ TÜRKIYE VE ÖTESİ…

fbt

-Nevin Sevük-

Fransızlar grev yapmayı, sokağa çıkmayı ve o esnada adrenali yüksek şiddet gösterilerinde bulunmayı seviyor.
Bu, çok yönlü bir araştırmayı gerektirir: Fransızlar diğer Avrupalılardan daha mı memnuniyetsizler acaba? Yoksa daha politikler ve politikacılardan beklentileri daha mı yüksek? Veyahut Fransa siyasi sistemi bunu tetikliyor mu?
Aslında Fransa’da vatandaş çıkarları siyasi kararlar sürecinde pek bir sıklıkla göz ardı edilir. Türkçesi “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır!”ı olan önce vatan edebiyatı esentisini Fransa’ya adımınızı atar atmaz teninizde hissediverirsiniz.
Kısmi ve zımnî Fransız devlet yapısı bize benzer. Daha doğrusu biz onlardan biraz kopya çekmişizdir. Kutsal devlet ve tek renk Fransızlarda da yüksektir.
Fransa’da son yıllardaki sokak protestolarına baktığımızda; Fransızın sistemle pek bir derdi yoktur bilakis kitlesel eylemlerin hedefinde hükümetlerin aldığı kararlar olagelmiştir. Siyasi kararlar sürecinde etkili olamayan halk, kararın uygulanmaya geçişi ile birlikte hareketleniyor ve hep bir ‘kararı geri çek’ talebi ile…
Siyasal düzlemdeki bu eksiğe yani bir türlü ‘görünür olamama”ya tepki (öfke dersem yanlış olur), kendini sokaklarda protestolarla, iş yerlerinde grevlerle ve hatta zaman zaman şiddete varan eylemlerle ifade ediyor. Fransızların bu ‘heyecanına’ ne yazık ki sendikalar pek ayak uyduramıyor. Fransa’da sendikalar gürültülü fakat etkisiz; hızlı fakat zayıf ve bir şekilde hep bir adım geriden geliyor. Bırakın hükümetlere geri adım attıracak bir varlık göstermeyi, siyasi sistemdeki konumlarını ve toplumu şekillendirme güçlerini kaybetmiş denilebilecek raddedeler.
Peki yüzbinlerce, hatta bazen milyonlarca göstericinin kırmızı bayraklar sallayarak, marşlar söyleyerek, ıslık ve davullarla gürültü yaparak yürüyüşleri?
Zannımca çoğu diğer Avrupalının aksine, Fransızlardaki devrimci çizginin hala diri olması, diyerek Fransız romantizmine bir gönderme yapıp konuyu tatlıya bağlayayım.
Evet, Fransa’da hayat bu sefer başka esintilerle bir başka heyecanla felce uğramış durumda.
Daha 12 yıl önce 60’dan 62’ye çıkarılan emeklilik yaşı, bugün 64’e çıkarılmak isteniyor.
Zira Fransa’da emekli sayısı artıyor, hükümet emekli maaşlarını ödemede açık veriyor. Artan bu bütçe açığını kapatmak, nüfus yaşlanmasından dolayı artan sosyal güvenlik harcamalarını dengelemek ve emeklilik yaşını 64’e çıkaran ‘Emeklilik Reform Yasası’ tasarısı ülkeyi karıştırdı.
Günlerdir trenler, otobüsler işlemiyor. Çoğu meslek grupları iş bırakırken çoğu işi yavaşlatmaya gitti. Dağınık olsalar da 1 milyondan fazla Fransız sokaklarda protestolar düzenliyor.
Öyleki Parlementoda radikal sağcı Marien Le Pen ile radikal solcu Melenchon’u biraraya getiren bu yasa tasarısını meclisten geçiremeyeceğini anlayan Macron, bırakın halkın onayını, meclisin dahi onayını almadan Anayasa’nın 49/3 maddesine dayanarak Fransızların ‘giyotin’ dedikleri bir usulle tasarıyı yasalaştırma yoluna gitti.
Son görev sürecinde olan Macron bunu yaparken Fransızlara belki de en büyük iyiliği yaptı. 12 yıl öncesi başarısızlığı dahi hazmedememiş ülkenin birbiriyle kavgalı 8 sendikası yaklaşık 80 yıldır ilk defa birlikte hareket ediyor.
Bilindi gibi NATO’nun dünya sahnesine çıkması ile birlikte üye ülkelerdeki devlet örgütlenmeleri Amerika’nın öngördüğü şekilde anti-komünist düzen için yeniden dizayn edildi.
Mimari yapısı Amerika’ya ait olan bu oluşumdan Türkiye’nin payına ise, tosun gibi bir kontrgerilla örgütlenmesi düştü. (Derin devlet yani. Gerçi bu sadece Türkiye’ye özgü bir tanımlamadır.)
Sonradan Özel Harp Dairesi olarak ismi değiştirilen Seferberlik Tetkik Kurulu, Türkiye’nin NATO’ya hemen üyeliğinden sonra Amerika’da eğitim görmüş Danış Karabelen tarafından kurulmuştur ki bu bir başka yazı konusu olsun.
Biz Fransa’ya geri dönelim.
Evet Fransa ve zamanının en güçlü sendikal hareketleri…
Daha soğuk savaş döneminde başlayıp NATO ile hız alan sendikal örgütlenmeleri bölmek, anti-komünist faaliyetleri teşvik etmek ve örgütlemek, solcuları reel sosyalizm karşıtı konumlar almaya ayartmak amacıyla CIA ajanlarının en etkili olduğu ülkelerden biridir Fransa.
Sonuç itibariyle ‘uyumlu’, yeni kalıba dökülmüş, sosyalizm karşıtı,
kendi aralarında bölünmüş, 80 yıldır biraraya gelemeyen Fransız sendikaları…
Macron yeni Emeklilik Reformu ile gider ayak yıllardır birbiriyle kavgalı olan, karşılıklı birbirlerini Amerikan-Rus lobi destekli suçlamasıyla bölünmüş 8 sendikayı istemeden de olsa ortak paydada birleştirdi. Üstelik Fransız sendikacılığın 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana en büyük krizini yaşadığı bu dönemde…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir