FEDA: Kürt Alevi olan sayın Kılıçdaroğlu’ unun kazanması için gece gündüz çalışmalıyız!

 Demokratik Alevi  Federasyonu  ( FEDA) ikinci tura kalan cumhurbaşkanılığı seçimlerine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı. ”Kürt Alevi olan sayın Kılıçdaroğlu’ unun kazanması için gece gündüz çalışmalıyız” ifaderini yer aldığı açıklamanın tam metni şöyle:

Alevilerin eşit vatandaşlık talebi açısından önemli ve stratejik gördüğümüz 14 Mayıs seçimleri geride kaldı.

Devletin örgütlü gücünü arkasına alan tek adam diktatörlüğü, her tür usülsüz ve hukuk dışı yollarla halklarımızın iradesini gaspetmiş, seçimde açığa çıkan hakikati karartmış, seçmenin tercihlerini çalmış, kendi tercihlerini topluma dayatmıştır. Devletin zor, bürokratik ve ideolojik aygıtlarını devreye koyan tek adam diktatörlüğü, her tür hile ve organize devlet gücüne rağmen halklarımız Erdoğan’a %50’ nin üzerinde bir oranla hayır demiştir. 28 Mayıs’ta tekrarlanacak olan cumhurbaşkanlığı seçimlerine bu hakikatle motive olmalı, kazanma şiarı ile hazırlanmalıyız.

28 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde % 51 şartı yok. İki adaydan en fazla oyu alan kazanacaktır. 8 milyon seçmenin sandığa gitmediği, 1 milyonu aşkın oyun geçersiz sayıldığı, milyonlarca oyun çalındığı 14 Mayıs seçiminin neden olduğu moralsizliği geride bırakmalıyız.

Zalimin ve nehak zihniyetinde istediği moralsiz kalmamız, çaresizlik içinde olmamızdır.

Biz çaresiz değiliz. Kendi küllerinden yeniden doğmasını bilen tarihi direniş çizgisinin tarafıyız. Bu çizginin temsilcileri olan Kürtlerin ve Alevilerin yaygın örgütlü gücünü harekete geçirdiğimizde başarı mümkündür. Bu nedenle moral ve motivasyonumuzu bozmadan çalışmalara kaldığımız yerden devam etmeliyiz. 14 Mayıs seçimlerinde yapamadıklarımızdan çıkaracağımız önemli derslerle 20-24 Mayıs’ ta Avrupada gerçekleşecek Cumhurbaşkanlığı 2.ci tur seçimleri için tüm gücümüzle yüklenmeli, Kürt Alevi olan sayın Kılıçdaroğlu’ unun kazanması için gece gündüz çalışmalıyız. Bu iki kimliği taşıyan Kılıçdaroğlu kazandığında; inkâr edilen, katliam ve soykırımlardan geçirilen Kürtlerin ve Alevilerin kazanması demektir. Bu iki kimliğin inkârcı ve katı merkeziyetçi ulus devletin zirvesine gelmesi, bu kimliklerin meşruiyet kazanmasına yol açacaktır. O nedenle şimdi kazanma umudunu kuşanmanın zamanıdır diyoruz. Ülkeyi demokratik cumhuriyete dönüştürmenin, mazlum ve mağdurlara nefes aldırmanın, tecriti kırmanın, işgali sonlandırmanın ve faşizmi yenilgiye uğratmanın ilk adımı 28 Mayıs’ ta diktatörü ve hırsızı yenilgiye uğratmaktan geçiyor. Bu ruhla önümüzdeki seçime hazırlanmalı, başarıyı elde etmenin örgütlü gücüyle sürece yüklenmeliyiz.

Başarmak inanmaktan geçiyor.