Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

TOPLUM HİÇ BU KADAR AHLAKSIZLIŞTIRILMADI

Toplum hiç bir zaman bu kadar yozlaştırılıp uyuşturulmadı. Etrafımızdaki politikacılara bakıyoruz, bir hafta önce söylediği her hangi bir cümleyi unutup,ikinci bir hafta bir başka şeyi söyleye biliyor.Dik durup eleştiri getiren,sanatçı;işadamları yazarlar;hukukçular anında soruşturmaya tabi tutuluyor, efendim neymiş Cumhurbaşkanı’na hakaretten”, iyi sen partili başkan olaraktan say; söv istedigini söyle sana karşı gelindiginde, Cumhurbaşkanı ol.Kötü olanda Televizyonda bangır bangır din adına ahkam kesen ahlak yoksunu, birçok yalaka, küçücük çocuğun dinini değiştirecek kadar ahlaksız fakat müslüman olan, bilimsel çalışma adına balıklara Kurani Kerim dinletip ve balıkların daha çabuk büyüdügünü idda edecek kadar bilime inanmış sözüm ona öğretim üyesi yalakalar.

Hani güzel bir söz vardır, bir ülkeyi içerden çökertmek istiyorsanız, bölüp; parçalamak için, din adamlarını satın alacaksınız der, işte o zaman ne eğitim sistemi kalır, nede ahlaki değerler. Dünyanın hiçbir tarafında matematik, felsefe ve tarih seçmeli ders değildir. Din; tassavuf ve İslam felsefesini zorunlu ders yapıp dinde zorlama yok diye fetva vereceksin. İş kazalarına, tecavüzlere, sömürüye; adaletsizlige; hırsızlığa karşı çıkıp fetva veren hiçbir din adamıyla karşılaşmadım, akıları fikirleri uçkur ile ugraşmak, sanki hepsi sex psikologu. Bir buçık yaşındaki çocuğa tecavüz edip öldüren ahlaksısızlara tepki göstermeyen diyanet, orucu nelerin bozdugu hakında fetva vereceginize sorun bakalım? Oruç, namaz, abdest iman bilim, eğitim, insanlık varsa vardır! Ondan dolayı Hünkar Hacı Bektaşı Veli ilimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır der.

Zamanın birinde bir din adamı, bir avukat ve bir fizikçi idama mahkum edilir,son istekleri sorulur? Din adamı ben Allaha inanıyorum o beni korur der, giyotinin altına yatırılır, giyotin aşagı bırakılır, başı kesilmeye iki üç santim kala giyotin durur, ve halk hep bir agızdan” Allah korudu” bu din adamını serbest bırakın der. Sıra avukata gelir, ben adalete güveniyorum der, aynı olay yine tekrar eder ve avukatıda serbest bırakırlar, sıra fizik’çiye gelir, fizikçi giyotinin üzerinde bir düğüm var onu çözseydiniz ikisininde kafası gitmişti der. Fizikçiyi giyotinin altına yatırırlar düğüm çözülmüştür , giyotin aşagı indiğinde fizikçinin başı kesilir, fakat gerçek ortaya çıkmıştır. Dönem dönem kötü gidişi söyleyen birçok Aydın işte bu yüzden bedel ödemişlerdir.

Ali Sönmez

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir