Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

AABF Genel Başkanı Mat: Asıl mesele üyelik durumu değil, dava insanı olabilmek meselesidir.

AABF Genel Başkanı Hüseyin Mat, dün akşam saatlerinde kendi sosyal medya hesabı üzerinden sosyal iletişim ağlarınındaki paylaşımları bazı açılardan eleştiren bir yazı yayınladı. Yazıda, Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Yurtdışı Temsilciliği‘nden AABF‘ye gelen görüşme teklifinin, AABF tarafından reddetmesine ilişkin yapılan açıklamanın ve bu konuyla ilgili çıkan haberlerin Alevi hareketi içindeki ” kimileri”  için haber konusu olmamasıda çeşitli açılardan ciidi bir şekilde eleştiriliyor.

” HER LAFA VERİLECEK ELBETTE BİR SÖZÜMÜZ, BİR CEVABIMIZ VARDIR ”

Sosyal iletişim ağlarının gelişmesiyle birlikte herkesin olaylar ve olgular karşısında kendine göre birşeyler yazıp paylaşarak tepki verdiğine, itiraz ettiğine vurgu yapan Mat, kişisel düzeyde kötülüklere, çirkinliklere, iftiralara ilişkin yaygın bir şekilede tepkisel paylaşımların yapılmasına karşın; doğruyu, iyiyi, mazlumu anlatan konularla ilgili paylaşımlarda, aynı düzeyede bir sahiplenmenin ve paylaşımın olmadığını belirterek, şunları ifade ediyor:  

”Bir kelam edelim dedik…

İyiyi mi, kötüyü mü

Doğruyu mu, yanlışı mı

Mazlumu mu, zalimi mi

Güzeli mi, çirkini mi ?

Neyi paylaşarak büyüteceğiz?

Özelikle sosyal iletişim ağlarının gelişmesiyle birlikte herkes birşeyler yazıyor, paylaşıyor, tepki veriyor, itiraz ediyor, sahipleniyor ya da reddediyor… İlginç olan, hiç bir  Kötüler kötülüğün toplumsallaşması için sosyal medyayı kullanıyor.

Toplumda bile karşılığı olmayan kişileri muhattap alarak, onların kötülüğünü yaygınlaştırmasına aracı konuma düşebiliriz.  Bir söz vardır; Her lafa verilecek elbette bir sözümüz, bir cevabımız vardır.‘

Fakat denildiği gibi “önce bir lafa bakarım laf mı diye. Bir de adama bakarım adam mı diye?” düşünerek karar vermeliyiz. ” dedi

” AABF’MİZİN ONURLU DURUŞUNA DAİR ÇIKAN HABERLER KİMLERİ İÇİN HABER KONUSU OLMUYOR ”

Mat, yazısında DİTİB Yurtdışı Temsilciliğin’den gelen görüşme teklifinin,  AABF tarafından geri çevirilmesiyle ilgili basında çıkan haberlerin paylaşımına ilişkin ise şu ifadeler yer vermiş:

”Mesela, AKP, Diyanet ve İslamcı cemaatlerin, Şiilerin Alevileri bölmeye yönelik yarattıkları çakma dernek ve kurum haberlerine yönelik tepki ve itiraz etmek varken ya da Diyanet İşleri Başkanı cemevlerini ziyaret edip, kurum başkanlarına Kuran hediye etmesine, posta oturup Aleviliği tarif etmesine karşı ortaya konulan dogru ve bir o kadar çok sert tepkiler sözkonusu olurken, Diyanet’in buluşma teklifini reddeden ve geri çeviren AABF’mizin onurlu duruşu ve buna dair çıkan haberler halen Alevi hareketi içindeki kimileri için bir haber konusu olmuyorsa, hiç gündeme alınmıyorsa, paylaşım yapmaktan kaçınılıyorsa, bu durum üzücüdür, düşündürücüdür.

Kurumları büyütmek, güçlendirmek, motivasyonunu arttırmak, mücadele çizgisini güçlendirmek ancak kurumsal ilkelere, hedeflere ve amacına uygun eylemler, tavır ve bunları savunmak ve anlatmakla mümkün olabilir.

İlginç olan ise; kurum, mücadele, ilke, çizgi gibi konular, kavramlar söz konusu olduğunda “mangalda kül bırakmayanlar”, Diyanetin görüşme talebine verdiğimiz ret cevabımız karşısında bir anda sus pus olabiliyorlar. Hiç birşey yokmuş gibi davranabiliyorlar.

Bazı Alevi yöneticilerinin Diyanete karşı “sizi meşru görmüyoruz, kabul etmiyoruz, muhattabımız değilsiniz” tavrını görmezden gelmesi sanırım gözden geçirilmesi gereken bir tutumdur.”

 ” TEPKİMİZ AYNI ZAMANDA TÜRKİYE’DE CEMEVLERİNİ İSTİSMAR EDEN DİYANETE CEVAP NİTELİĞİ TAŞIYOR ”

Diyanet‘in Türkiye‘de Cemevlerine giderek Kuran dağıtmasına gösterilen tepkiyle, Diyanet’in bu politiklarını Avrupa’ya taşımasına karşı alınan tavrın  özünde aynı olduğunu, bu tavrın aynı zamanda Türkiye’de cemevlerini istismar eden, Diyanet’e cevap niteliği taşıdığını belirten Mat’ın yazısının devamında, bu konuya ilişikin şu ifadeler yer alıyor:

”Cemevlerine giden, Kuran dağıtan Diyanete verilen tepkileri sosyal medyanın uzun dönem konusu olurken, diyanetin aynı tavrı Avrupa’ya taşımasına verilen tepki, aynı zamanda Türkiye’de cemevlerini istismar eden, Diyanet’e cevap niteliği taşıyor.

Dersim, Mersin ve İstanbul’da cemevlerine gidip sinsi asimilasyon uygulamalarına tepki gösteren canlarımızın, ilkelerinden ve yolundan taviz vermeyen AABF’imiz tavrını görmezden gelmesi manidar değilde nedir?”

ASIL MESELE ÜYELİK DEĞİL, DAVA İNSANI OLABİLMEK MESELESİDİR”

İlkeleri korumanın, dava insanı olmanın, hedefleri büyütmenin ve mücadeleyi ortaklaştırmanın önemine değine Mat, yazısında iç hesaplaşmalardan uzak durarak adalet ve hakikat arayışını büyütmenin önemine dikkat çekerek şuları ifade ediyor:

” İlkeleri koruyarak, hedefleri büyüterek, mücadeleyi ortaklaştırarak mı yürüyeceğiz, yoksa iç hesaplaşma ve içsel hedefler doğrultusunda mı hareket edeceğiz?

Sorgulanması gereken asıl mesele üyelik durumu değil, dava insanı olabilmek meselesidir.

Biz biz olalım doğru olan mücadeleyi, iyiliği, adalet ve hakikat arayışımızı büyütelim. Doğru adımın kimin ya da hangi kurumun yaptığına bakmaksızın, doğru olan tavrın ve tutumun yanında olmalıyız.

Unutmayalım ki, “Yol cümleden uludur”, Aleviliğe yönelik dış ve iç asimilasyona karşı verilen mücadelemiz, yolumuzu korumak ve öğretimize sahip çıkma tutumudur.

Hak doğrunun, doğruların ve davamızın yanında ola.

Aşk ile…”

 Haber: Gülüfer Subaşı / Ankara

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir