Yeter Gültekin:Bu yaşımıza kadar özellikle son 28 yıldır çok acı yaşadık, çok hüsran yaşadık, yaşıyoruz.
Bu yaşımıza kadar özellikle son 28 yıldır çok acı yaşadık, çok hüsran yaşadık, yaşıyoruz.
Çıkar hesaplarıyla acılarımızı geçim kaynağı ve siyasi kariyer basamağı yapmaya çalışanlar, kullananlar en yakınımızda zannettiklerimiz oldu ne yazık ki!
Kendisini sanatçı ilan eden ”En ünlünün ve en büyüğün gölgesinde durarak türkücü veya ozan olabilirim, hem Ramazan Şenliğinde Pir Sultan Abdal Deyişi söylerim hem 3 hafta sonra 2 Temmuz için klip çeker, bu klibte Madımak Oteli’nin yanan görüntüsünü ve katledilenlerin morg fotoğraflarını kullanırsam daha çok satar diyen kişilik bozukluklarına da tanık olduk.
Bu nefislerinin esiri gözü doymaz türkücüleri tüm toplumsal hatalarına rağmen başköşede alkışlatan, hiçbir yerden eksik etmeyen kurum yöneticilerine de tanık olduk, oluyoruz.
Bazı Dersim’lilerin kendilerine münhasır üstten bakan, başkalarından daha ayrıcalıklı ”milliyetçilikleri” de eskiden tanıdığımız bir durum.
Sürekli yalan söyleyen gündüz elleriyle diktikleri heykeli gece karanlıkta indiren, yaptığını savunamayan, yine yalan söyleyerek yine kimseye haber vermeden gizlice başka yere taşıyan yüzü karaların, çıkar çetelerinin de hizmet ettiği bir yerler ve bizim acılarımız üzerinden planladıkları bir gelecek var belli ki.
Bu entrikaları görmüyor mu bizden başkası, yoksa görüyor da neden görmezlikten geliyor diğer insanlar???
Bir yıldır toplumsal mücadeleye zarar vermemek adına sabrediyoruz , yalanları ve boş vaaadleri ifşa etmiyoruz…
Daha birkaç hafta önce Adalet,Hakikat diyerek Dersim’e gidenlerin gündeminde bu konu yok ve en başından bugüne kadar yalan söyleyen DAD yöneticisi orada konuşmacı…
Bugün içimize kor ateşler atan işte yine vicdanına güvenmek istediğimiz insanlardan yana yanılgımız ve hüsranımız…
Her konuda bir sözü olan onlarca ”mühim kişi” bir yıldır ısrarla görmüyor, duymuyor, bilmiyor, konuşmuyor. Örneğin; Komunist Belediye Başkanı, sahnede elimdeki Hasret’in bağlaması diyerek alkış toplayan sosyalist türkücü, Düzgün Baba Cemevinde 2 hafta önce Sinan Kırmızıçiçek’i de görüntüye alarak toplantı yapan devrimci sanatçı kardeşler, herdaim ”Madımak’ın Küllerinden var olanlar”, halka ve hakka hizmete talip olanlar, 33 Canımız bu YOL’a can vermeseydi bugün nerede, ne halde olacakları bilinmeyen onlarca ”önemli kişi” görmüyor, duymuyor, konuşmuyor.
Hasret ile ilgili çok şey iddia edilebilir ama gerçekler Hasret’in ürettikleridir ve yok sayılamazlar. Hasret arkasına bir siyasi örgütü veya plak şirketini almış kendisinden onlarca yaş büyük olanların, arabesk-populist mantıkla şöhret peşinde koşanların cesaret edemediği o dönem hiçte popüler olmayan ve kazanç sağlamayan mihenk taşı işleri kendi olanaklarıyla gerçekleştirmiş ve tarihe yaptığı işlerle adını yazmış bir sanatçı. Diğer 32 Madımak Ölümsüzleri de aynı inanç, cesaret ve ürettikleriyle sonsuza kadar varolacaklar.
Bu nedenle 28 yıldır Hasret’i ve diğer 32 Can’ımızı anarken Madımak Katliamına indirgemek haksızlıktır diyoruz.
Canımızı acıtan düşmanımızın bile açıktan yok sayamadıklarını ve 33 Canımızla ilgili kuramadığı cümleleri, kendilerini Düzgün Baba Cemevi üzerinden Dersim’in tek sahipleri ilan edebilenlerin yaptıklarına suskun kalanlar…
Vicdanı körelmişlerin, bakan körlerin, işiten sağırların, lafebesi suskunların bilgisine…
Yeter Gültekin
Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler