Umutsuz Değiliz, Gelecek Aydınlıktır!

– Nurten Yalnız –
Ekonomik ve siyasi kriz AKP iktidarını sarsıyor, insanlar ekmek bulamıyor, elektrik faturalarını ödeyemeyenlerin elektrikleri kesiliyor, milyonlarca insan karanlıkta yaşamaya mahkum ediliyor. Her karanlığın sonucunda bir aydınlık var diye bir deyim var. Aydınlığa kavuşmak toplumsal muhalefeti yükseltemek, kitleleri harekete geçirmek sürekleştirilmiş bir mücadele ile mümkün olacağını kavramak ve bilince taşımak zorundayız. Siyasi iktidar devletin tüm gücünü kulanarak gelişecek toplumsal muhalefet ve bu toplumsal muhalefetin Gezi gibi bir halk hareketine dönüşmesinin endişesini yaşıyor iliklerine kadar.
Hedefleri ve talepleri net olan bir anlayış temelinde tüm demokratik güçlerle mücadelede ortaklaşmak ve tüm insanların bir arada yaşayabilecegi demokratik bir ortamı yaratmanın mücadelesini yürütmek zorundayız.
Dağınık, hedefleri ve talepleri net olmayan bir mücadele yöntemi ile toplumsal muhalefeti örgütlemek mümkün değildir.
AKP yargısı Gezi davasında haksız ve hukuksuz gerekçelerle yargılanan insanlara ağırlaştırılmış cezalar verdi. Bunun birinci sebebi sokaklara inecek bir halk hareketi ve halk hareketine önderlik edecek aydınlara gözdağı vererek toplumsal muhalefetin örgütlenmesinin önünü kesmek amaçlanmıştır.
Tüm dünyada İşçi sınıfı ve ezilen halklar için Mayıs ayırı özel bir önem taşıyor.
4. Mayıs, Dersim Alevi kırmançlarına yönelik soykırımının alındığı tarihtir. 1977 1 Mayıs, Taksim’de işçi bayramının kutlandığı sırada emekçilerin silahlarla taranarak katledildigi gündür. Mayıs ayı, Türkiye devrimci hareketinin önderlerinden Denizlerin darğacında, İbrahimlerin Diyarbakır zindanındaki işkence tezgahlarında ve adını sayamadığımız nice devrimcinin, demokratın ve aydının katledildigi bir aydır!
2. Temuz Sivas anmasına kısa bir zaman kaldı.
Geçmişte olduğu gibi bugünden çalışarak güçlü bir kitlesel anma ile mücadele alanlarına akmalıyız. 30 yıllık AABF nin örgütsel mücadelesi zengin bir tecrübe ve birikime sahiptir. Bu birikim ve tecrübeleri doğru bir yöntem ile değerlendirdiğimizde kitlelerle buluşmak ve mücadeleye katmak zor olmayacaktır. Bireysel, fevri tartışmalar ile örgütün önünü açmak mümkün olmadığı gibi örgütsel yapımızada faydası olmayacaktır.
Demokratik, özgür bir Türkiye istemi için canlarını ortaya koyan canlarımızı iyi anlamalıyız. Canlarımızı anmak onların arkasında göz yaşı dökmek , ah, vah çekmeklen olmaz. Hak ve hakikat mücadelesinde yitirdiğimiz canların düşlerini, istemlerini ve bizden bekledikleri görev ve sorumluluklarımızı yerine getirdiğimizde ancak bir anlama kavuşmuş olacaktır.
İçte ve dışarda aleviler ciddi bir kuşatma altında, ayakları bedeni bizim içimizde siyasal ve idolojik düşünceleri ile gerici, faşist egilimler içerisinde olan kişiler elini kolunu salayarak istedigi gibi alevi kurumlarına üye oluyor, yönetici oluyor. Bu durum özelikle son zamanlarda örgütlü anlayışı terk eden kendi iç sorunları ve tartışmaları ile meşgul edilen, edilmek istenen anlayıştan kaynaklanıyor, sorunların yumak haline geldigi çözümsüzlük halinde olduğu bir durumda alevi toplumuna dışarıdan yaşanılan sızmalara karşı önlem alınamadığı gibi tehlikeninn boyutuda anlaşılamıyor.
Alevi toplumu bir an önce bu durumdan kurtulmak zorundadır, ortak aklı ve yeteneklerimizi birleştirerek bunu aşmak mümkündür. Tarihsel toplumsal mücadelede canından olan canlarımızı hürmetlen anıyor, İşçilerin , emekçilerin 1 Mayıs bayramını kutluyorum.

Sevgili Canlar, yoluna ve ikrarına bağlı olan her Alevi kendisini Alevi Haber Ağı’nın doğal bir muhabir olarak görmelidir.
Oturduğu mahallede, okuduğu okulda, çalıştığı iş yerinde, üyesi olduğu Cemevi’nde ve sokakat haber niteliği taşıyan her durmla ilgili bize görsel veya yazılı haber göndermelidir.
Bu istemimiz Alevi kurum yöneticilerimiz içinde geçerlidir.
Alevi Haber Ağı: Gerçekleri yazacak… Geçekler yazılırken sende katkını sun can…
Saygılar, sevgiler