Alevi Haber Ağı

Alevi Haber Ağı Web Sitesi

DENEYİMLERİMİZ WAROLUŞUMUZUN SONUÇLARIDIR

-Arap Karaduman-
İnsanların yaşamlarındaki, deneyimleri ve tecrübeleri kimi zaman acı verir, kimi zamanda mutluluklar yaşatır. Acıyı deneyimlediğimizde bununda bizim ihtiyacımızın olduğunu ve ruhumuzun tekamülü için acıyada ihtiyacımızın olabildiğinin o an için bilinçli asla aklımıza getirmeyi bilmeyiz ve hatta istiyerekde hatırlayamaz oluruz. Yetmiyor. O an içinde kolay kolay o yaşadığımız acılarıda kabul etmeyiz ve edemeyizde. Öyle ya insan neden acıyı deneyimlemek istesinki diyede haklı olarak o an’da ve herzamanda düşünmesi mümkündür.
Oysaki yaşadığımız mutluluk anları ise, bizi ya özel yapar yada şanslı kılmış olarak bizim düşüncelerimizde şekillenir ve kendimizi çok şanslı vede bu mutluluğu haketmiş olarak adlederiz. Mutluluk doğal hakkımızken bize verilmiş bir an‘lık nimet olarak algılar ve onu kaybetmemek adına çırpınır dururuz. Özetle dualitik, ikilikçilik düşünce algısı içindeyken yaşadığımız deneyimlerin bizimle ilişkisini o an için kuramayız. Oysaki esas olarak, dış dünyada tezahür edenlerin bizim iç dünyamızın talep ve ihtiyaçları olduğunun o an’da farkında bile olamıyoruz.
Bu durum bizi yaşama karşı direnmeye, kabulsüzlüklere ve kendimizle çatışmayı sürdürmeye, bir dizi handikapları yaşatmaya zorlar. Oysa bizler öz olarak enerji varlıklarız ve düşüncelerimiz enerjilerimizi oluşturacak. Enerjinin manyetik bir alanı vardır, bu alanda evrendeki çekim yasasına tabidir. Düşüncelerimiz, arzu ve isteklerimiz birer enerji olarak ifade bulduğunda, düşüncelerimizin harekete geçtiği frekanslarımız bir sinyal üzerinde çekim alanı oluşturmakta. Yaşadığımız deneyimler çekim yasası gereği ihtiyaçlarımıza karşılık olarak aynı frekansla bize dönecektir.
Evrende her şey içeriksiz olarak var olmakta ve ayırımsız olarak herkesin düşüncesiyle kendisine çektiği gerçeğini çok insan artık kavramış durumda. Çünkü düşüncemizde ve evrende buluşma sağlıyan düşündüğümüz ve istediğimizle, onların kendi pratik yaşamımızda gerçekleşmesiyle ilgili bir karar mekanizması bulunmamakta ve o mekanizma herşeyi otomatik olarak, evrenin kendi kuralı içinde gerçekleşmektedir. Varoluşun gerçekliğide bu noktada insan evren ilişkisini oluşturarak tekamül edilmektedir…“

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir