Anayasa Mahkemesi’nden Demirtaş kararı

Hak ihlali kararı resmi gazetede yayımlandı.

Demirtaş’in avukatı Benan Molu Twitter hesabından “AYM, Selahattin Demirtaş’ın tutukluluğunun makul süreyi aşması ve İHAM kararına rağmen serbest bırakılmamasıyla ilgili yaptığımız başvurularda, Demirtaş’ın 4 Kasım 2016-2 Eylül 2019 tarihleri arasındaki ilk tutukluluğunun makul süreyi aştığına karar verdi” bilgisini paylaştı.

Molu, karın Demirtaş’ın tahliyesini sağlamadığını ifade ederek, “Demirtaş, serbest bırakıldığı gün şüphelisi olmadığı bir soruşturma kapsamında tekrar tutuklandığı için bu karar tahliyesini sağlamıyor. İHAM’ın ihlal kararının etkisiyle AYM, tutukluluğun hukukiliğiyle ilgili başvuruda görmezden geldiği noktalara dayanarak vermiş ihlal kararını.” dedi.

Tahliye beklenmiyor

AYM’nin hak ihlali kararı verdiği tutuklama, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nce tahliye ile sonuçlanmış ancak bundan önce Demirtaş başka bir soruşturma kapsamında tutuklanmıştı. Bu nedenle AYM kararının Demirtaş’a özgürlük sağlaması beklenmiyor.

Eren Erdem içinde ‘hak ihlali kararı’

Eren Erdem 2019’da AYM’ye başvuru yapmıştı. Konuyla ilgili kararını açıklayan AYM, tutuklamanın hukuki olmaması nedeniyle yapılan başvuruyu kabul edilebilir buldu ve Erdem’e 30 bin TL tazminat ödenmesine karar verdi.

Erdem, Gülen yapılanmasına üye olmamakla birlikte örgüte yardım etmek suçlamasıyla yargılanmış, 29 Haziran 2018’de tutuklanmış, 7 Ocak 2019’da hakkında tahliye kararı çıktıktan sonra savcılığın itirazı üzerine cezaevini terk etmeden tekrar tutuklanmıştı.

Erdem 1 Kasım 2019’de tekrar tahliye edilmişti.

Avukat Molu’dan açıklama

Konuyla ilgili bir paylaşımda bulunan Demirtaş’ın avukatı Benan Molu, AYM’nin 4 Kasım 2016-2 Eylül 2019 tarihleri arasındaki ilk tutukluluğunun makul süreyi aştığına karar verdiğini söyledi ve ekledi:

“İHAM’ın ihlal kararının etkisiyle AYM, tutukluluğun hukukiliğiyle ilgili başvuruda görmezden geldiği noktalara dayanarak vermiş ihlal kararını.

“İHAM’ın ihlal ve derhal tahliye kararının uygulanmaması nedeniyle yaptığımız iki ayrı başvuru birleştirilmiş, fakat AYM, Şahin Alpay kararının aksine, bu şikayetleri (ve ayrıca 18. madde ihlali iddiamızı) ayrıca incelemeye gerek görmemiş. Oysa iki başvuru bunun üzerine kuruluydu.”